yalnızlık her zaman koymaz.. belki de alışkanlık ya da farkında olmadığından.. fakat bazı an ve ortamlar vardır yalnızlığın artık beyninde uğuldadığı..
bir dinlenme tesisinde bulursun kendini.. uğurlayansız şehirden gelip bekleyensiz şehrine giden sayın yolcumuz.. bilmem kaç dakika yanlızlık molası verilmiştir.. der bir anons.. o tesisler nedense hep soğuk olurlar. otobüsten inip ilk nefesi çektiğinde soğukla birlikte yanlızlık dolar ciğerlere..
bir meyhanede bulursun kendini.. içkiler tükenmiş ve muhabbet masanın bi köşesinde sızmak üzeredir.. herkes usul usul alır voltasını. senin ise bir şişen daha vardır zulanda, içtiklerin kesmez.. çektiğin her yudumda gördüğün halusinasyonların gerçek olduğundan şüphe etmeye başlarsın.. işte o anda ümüğünü sıkar yalnızlık..
bir geceyarısı yarım kalmış bir kabusdan uyanmış bulursun kendini.. rüyanda saklamayı unuttuğun cesetler vardır. ne yapsan olmaz. kabusun da kaçar yalnızlığından..
lambalarının çoğunun arızalı olduğu dar sokaklarda bulursun kendini.. hafiften yağmur çişeler genelde.. nefesin bile yankılanır o sessizlikte.. kendi ayak seslerinden kaçar gibi hızlandırırsın adımlarını. yağmur değil yanlızlık ıslatır.. üşürsün..
kabus olsan gelsen şimdi..
27 Eylül 2008 Cumartesi
Gönderen erfavr zaman: Cumartesi, Eylül 27, 2008
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
3 yorum:
tam da yolculuk dönüşü...soğuk rüzgarlı, bir sigara ve bir nefes.
ama yalnızlık her zaman üşütmez insanı.
belki de alışkanlık ya da farkında olmadığından..
yanlızlık her zaman üşütmez..
hatıraları yakar ısınırsın.. ya da yanarsın..
yanlızlık her zaman yakmaz.
öyle farkındayım ki, farkında olduğumu farkettirmiyorum.
Yorum Gönder