12 Ekim 2008 Pazar

bu bir sigaranın küllükte uzayan külünün hikayesidir.. yazılmasaydı olurdu.. okunmasa da olur..
zaten kül dediğin bir yangın ertesi..
ve yangın; yapayanlız bir yalazdır yalpalayarak..
küllerinden doğan anka kuşunun bir efsane olduğunu anladığında küsersin tüm kuşlara. o vakit bir şeytan uçurtması taranır.. şeytanlığım bundan.. vurulur gökyüzünün mavisi kanar. eflatuna çalar tüm renkler.
zaten eflatun dediğin morun ağlaması..
ve ağlamak; salya sümük bir salgındır sallanılarak..
geçtiğin yollara bıraktığın ekmek kırıntılarını, o kuşların yediğini öğrendiğinde anlarsın kaybolduğunu o yolda..
zaten yol dediğin birkaç köşe...
ve köşe; kesik kopuk keşmekeştir keşfedilerek..
dağılır, küllükte uzayan sigaranın dumanı.
ve biter külün hikayesi..

0 yorum: